top of page

CRYSTAL PALACE – LIVERPOOL MAÇI ve KALİTELİ İŞ YAPMAK

Güncelleme tarihi: 24 Tem 2020




Maçın yalnızca özetlerini izleyebildim ama ilk yarı yalnızca ev sahibi Crystal Palace’ın atakları vardı; oysa ikinci yarının hemen başında Liverpool’un golü geldi! İngiltere Premier Ligi’nde 1.durumda giden ve özgüveni en üst seviyede olan Liverpool için öne geçmek hiç de sürpriz sayılmazdı… Ama Crystal Palace maçı bırakmadı ve 81. dakikada eşitliği sağladı, ancak bu durum uzun sürmedi ve Liverpool son dakikalarda bir gol daha atarak başarı serisini sürdürdü. Maçta benim dikkatimi çeken ve bu satırlara ilham veren pozisyon ise 41. dakikada yaşanan bir korner atışıydı!


Futbol maçının bende yarattığı etkiyi düşünürken çok benzer hisleri üç hafta önce NBA’deki temsilcilerimizden Furkan Korkmaz ’ın Portland’a karşı attığı son saniye 3’lüğüyle yaşadığımı farkettim. Bu basketle Philadelphia maçı 129-128 kazanmıştı… Kaan Kural ve Orkun Çolakoğlu ‘nun nefis yorumları sayesinde bu basketin nasıl hazırlandığını, Furkan’ın markajdan kurtulabilmesi için ihtiyacı olan o yarım saniyeyi kazandırabilmek için tüm takımın nasıl yerleştiği, nasıl hareket ettiği, perdenin ne kadar doğru zamanda ve doğru şekilde yapıldığını öğrendim. Bu pozisyonların antrenmanlarda defalarca çalışıldığını zaten tahmin edebiliyorum…  (Konumuz dışında ama 22 yaşındaki milli oyuncumuza NBA’deki koçu  tarafından ilk defa bu kadar büyük bir sorumluluk verildi, Furkan Korkmaz da bu şansı çok iyi kullandı! Elleri titremeden takımına maçı kazandırdı!.. Ne kadar gurur duysak azdır.)


Profesyonel hayatta özellikle süreç yönetimi çalışmalarında sık sık tanık olduğum “orası eksik kalmış, bu girişte hata yapılmış, 1 gün gecikmiş, o nokta atlanmış” laflarını siz de duyuyorsunuz değil mi hemen her gün? Kopyalanıp yapıştırılmış tabloda bir önceki defadan kalmış birkaç -yanlış- veri, yanlış anlaşıldığı için azıcık (!) farklı bir alanda yapılmış araştırma, sunum istendiği halde pdf olarak gelmiş bilgilendirme veya global merkezin istediği hedef tarihten sadece 3 saat önce yönetici denetimine sunulmuş düzenli “aylık” rapor! Kalite dediğimiz şey işte bundan ibaret: Zamanında, doğru ve güvenilir iş üretmek.


Hepimiz baskı altında çalışıyoruz, zamana karşı yarışıyor, üstlerimizin-müşterilerimizin güvenini kazanmaya/kaybetmemeye, ekiplerimiz adına sonuç almaya, her gün daha iyisini yapmaya uğraşıyoruz; bu yoğunluk içinde de bize sunulan her şeyi kontrol etmeye, verileri tek tek gözden geçirmeye zamanımız olmayabiliyor! Elimizdekine güvenerek üzerine inşa edebilmek, hızla gidebilmek istiyoruz……oysa meslektaşınıza “maliyet sütununda hata var” diye bilgi verdiğinizde “aaa bir tek orası yanlış olabilir, ben de onları depodan almıştım” deyip bunun son derece normal olduğunu varsayabiliyor. Elinize çok geç ulaşan bir bilgi için ekibinizin üyesi “bu kadar önemli olduğunu bilmiyordum” deyip geçiştirme eğilimini saklamaya dahi gerek duymuyor. Ne yapacaksınız? Kızmak, kovmak, olumsuz geri bildirim vermek, performans notuna şerh düşmek…..”bu kadarcık şey için mi?” diyecekler hemen size. Oysa başarıyla başarısızlık arasındaki fark yalnızca o bir hata, o bir gecikme kadar: Kaliteli olanla kalitesiz olan kadar! Kaliteli olan, ama her şeyiyle, her üyesiyle, her eylemiyle kaliteli olan ancak dünya çapında başarılı oluyor; diğeriyse nerede kaybettiğini bile ayırt edemiyor çoğu zaman…


Sol köşeden korner kullanıyor Liverpool, ilk yarının son dakikaları, görünürde hiç olağanüstü bir şey yok; 15 oyuncu ve kaleci ceza sahasının içine sıkışmış durumda ve topa vurulmasıyla birlikte herkes bir anda harekete geçiyor. Hücum oyuncuları markajdan kurtulma, savunmayı şaşırtma peşinde; iri ve güçlü savunmacılarınsa tek amacı rakiplerini hareket ettirmemek. İşte o noktada benim için “büyülü” görüntü devreye giriyor: Televizyon çekimi o kadar güzel ki! Belki benzerlerini binlerce defa izlediğim bir korner pozisyonu 4 farklı çekimle ve yavaşlatılmış olarak gösteriliyor. Sırtı dönük oyunculardan tam anlaşılmıyorken, kale arkası çekiminde itişme-kakışmayı görebiliyor, bir saniye içinde iki defa yön değiştiren hücum oyuncusunu ayırt edebiliyorsunuz! 7 Hücum oyuncusu ayrı yönlere doğru koşup savunmayı şaşırtıyor, ön direkten savunmanın yanlışlıkla sektirdiği top arka direğe geliyor ve enfes bir kafa golüyle* sonuçlanıyor!!! İşte size mükemmel bir takım çalışması ve her biri olağanüstü kaliteli işler yapan 7 hücum oyuncusu!!! Ne eksik ne fazla: Hepsi elinden gelenin en iyisini yapıyor ve bunu aynı anda, yani doğru zamanda yapıyorlar!


Üretim rekoru kırılan günü, zamanında ve başarıyla bitirilen projeyi, tüketicinin beğendiği yeni ürünü-kampanyayı, yıllık hedefine ulaşan departmanı düşünün. Hatta evet, onları bir sahnede kutlama yapılırken, ödül alırken canlandırın kafanızda! Instagram’da defalarca paylaşılan bir başarı görüntüsü olarak… Hepsinin arkasında “kalite” var. Her defasında bir kişinin, yalnızca bir işi tam ve doğru yapma azmi!

Comments


bottom of page