top of page

Rüzgâr Nereden Esiyor?



Geçen hafta çok şiddetli bir poyraz fırtınası vardı. Deniz kenarındaki bir meydanı yürüyerek geçtim, büyük bir binanın önünde sırtımı rüzgâra vererek kaldırımın kenarına geldim ve o anda feci bir şekilde kaydım! “Çanak çömlek patladı” ya ramak kaldı ama neyse ki düşmeden toparlandım.


Sonra baktım yer eğimliydi ama kaygan veya ıslak değildi, yani ayağım kaymamıştı. Ne oldu acaba diye arkama dönünce yüzümde patlayan havanın şiddetiyle anladım: Rüzgâr sırtıma yumruk atmıştı! Hem ödüm koptu hem de bir yaşıma daha girdim âdeta…


Yelken yarışında rüzgârı doğru okumak her şeydir. Yarış size her defasında sancağa ya da iskeleye gitme seçeneği sunar, yanlış yönü seçerseniz şansınızı kaybedersiniz.


Peki yarışçı bu kararı neye göre verir? Çünkü söz konusu rüzgâr olduğunda %100 doğru yoktur. Hava tahminleri ve bulutlar gibi yardımcı olan birçok unsur vardır, ama hiçbiri o karar anında size sonucu garanti edemez. Hızlı bir şekilde ve sezgilerinizle karar verirsiniz.


%100 Doğrusu olmadığı için en iyi yelken yarışçılarına sormuş, ustaların sihirbazlık numaralarını öğrenmek istemişler okuduğum kitapta. Gerçekten de sihir gibidir, uzun süre aynı filoyla yarışa katıldığınızda bir dümencinin diğerlerinden daha doğru kararlar verdiğini görürsünüz. Hep değil, ama diğerlerinden çok daha sık bulur doğru rüzgârı.


İşte o dümenciler “havayı nasıl kokladıklarını” anlatmışlar kitapta ve tahmin edersiniz ki hepsinin farklı bir yöntemi var! Çünkü hepimizin sezgileri farklı çalışıyor… Örneğin benim rüzgâr sensörüm kulaklarımdaymış! Bundan geçtiğimiz Ocak ayında %100 emin oldum çünkü soğuktan ilk defa balık adam elbisesinin kapüşonunu taktım denizde. Bir anda etraf kararmış gibi oldu, bıyıkları olmayan kedi gibi hissettim kendimi!.. Artık net biliyorum ki olay benim için kulaklarda bitiyor. 😊


Buradan günlük hayatımıza geliyorum: İş dünyasında “rüzgârın nereden estiği” benzetmesi fırsatlarla ilgili kullanılır. Doğru yatırım alanlarını saptamak, doğru ata oynamak gibi ... Oysa ben bambaşka bir şey için kullanacağım rüzgârı: İçimizdeki anlam ve amaç hissiyle ilgili. Çünkü onun da %100 doğrusu yok ve ancak sezgilerimize güvenerek her defasında doğru yolu bulabildiğimiz bir alan.


#AnlamAmaç karar çatalının solunda mı yoksa sağında mı? Hangisini seçersem gerçekten benim için doğru olanı yapacağım? Çünkü anlam ve amaç bulamadığım hiçbir şeyde “en iyi ben” olamam.


. Hangi işi seçmeliyim? Bu işte kalmalı mı yoksa gitmeli miyim?


. Zamanımın (veya paramın) çoğunu hangi projeye ayırmalıyım?


Evet, benim rüzgâr sensörüm kulaklarımda. Ya sizinki? Karar noktasına geldiğinizde sezgilerinizi nasıl takip ediyorsunuz, iç sesiniz sizinle nasıl iletişim kuruyor?


Sihrinizi bizimle de paylaşır mısınız? 😊


(Fotoğraf: Pixabay adlı kişinin Pexels'daki fotoğrafı)

Comments


bottom of page